Penceremin perdesini havalandiran ruzgar harcadi yine bizi.
Bir onceki gun mekani bulunca biraz takilalim demistik Pitos'da, cok gec saate, 9:00'a kadar uyuduk:)
Guzel bir kahvalti cay ustune cay bolca su ve kitap derken saat 3 gibi yola koyulduk. 17:00 feribotuna rahat rahat ulasacagimiz 32 km'lik rahat bir yolculuk beklerken cok guzel bir yol olmasina ragmen sicaktan ve ters ruzgardan dolayi zorlu bir yolculuk oldu.
Yolun tam ortasinda iken o sicak da bir de suyumuz bitti, tam hersey burayq kadarmis, hoscakalin aevdikler diye dusunurken bir jandarma kontrol klnoktasi imdada yetisti, ben de hemen " jandarma biz sosyalisti, yalniz dostuz sana biz" diye basladim. Saniyorum o yuZden bana buz gibi, Birkan'a kan gibi su verdiler, icimden soylemisim halbuki.
Herseye ragmen Bodrum'a giris yasanmaya deger. Gerizekaliyim sanirim, gun guzelbitince guzel hatirliyorum:)
Sahil de guzel bir yemek sonra da iki saat surecek bir feribot yolculugu.
Karakoy mu kadikoy mu.oyle bir yerde indik (Karaköy), aksam ustu serinliğinde ve renginde cok keyifli kisa bir yolculuk ile Datca.
Sahil de gozleme, kisa bir tur ve uyku vakti...
Toplam Mesafe: 32 km
Rota: Güvercinlik Koyu -> Bodrum -> (feribot) ->Karaköy -> Datça
18 Haziran 2009 Perşembe
zaman:
04:02
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder